23 Ağustos 2009 Pazar

Babane, dede, baba, anne. Caddebostan Cafe Nero'dayiz.

Bugun sabahtan Dorugu uyutamadigim icin cantamizi hazirlayip erken erken karsiya gectik. Haftasonlari boyle oluyo. Ne uyutabiliyoruz, ne yemek yedirebiliyoruz. Hicbisey yapamiyoruz. Hafta ici dakik olan saatleri hafta sonu allak bullak oluyo. Ama arkadas Asuman icimi rahatlatti biraz. Onlarda da oyle oluyomus. Cocuga hafta ici baskasi, haftasonu bi baskasi bakinca duzeni degisiyo tabi. Arabada uyudu Doruk. Hatta Bostanci mostanci baya bi dolastik uyusun diye :) Son zamanlarda uyutamayinca Dorugu atiyoruz arabaya. Rotamiz bile belli. Istinye parkin ordan asagi Istinye'ye. Eve donene kadar uyuyo. Cok sacma ama boyle. Ki genelde haftasonlari bu sekilde uyutabiliyoruz cocugumuzu :( Neyse. Bu sefer babaneyle arasi cok iyiydi Dorugun. Hic kimselere gitmeyen cocuk sonunda babaneye yuz verdi. Aksam uzeri Caddebostan'daki Cafe Nero'ya gittik. Babane oturttu pusetine. Doruk artik asla oturmuyo pusetinde. Babane binbir numaralarla oturtmayi basardi. Nero'ya gidene kadar da kalkmadi. Erimle ben Arap kadinlari gibi arkadan gittik. Bi yandan da sinirden guluyoruz. Ya cocugumuzdan kaciyoruz halimize bak diye. Orda bisiyler yiyip ictik. Doruk bi yerden sonra oturmayi reddetti tabi. Sirayla dolastirdik.


Kurtlu bizimki. Ikizler burcu iste. 10 saniye durdu durmadi bi oyunda.

Dedimya babaneyle arasi bu sefer cok iyiydi. Iste kaniti. Doruk asla ben ve Erim'den baskasiyla gitmezdi. Tabi bi de Mualla ablasi. Buyrun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder