O krizli evden çıkma hallerimiz gerilerde kaldı :)Ara ara tutuyo tabi yine de :)
Bana yemek hazırlıyolar işe giderken.
Kapıda Nihat'ın getirdiği ekmeği kim alacak kavgası yapıyoruz :)
Hoşçakaalllll, görüşürüüüüüz diyo. Bayılıyorum.
Ben de dışarıdan ona ağaç topçukları atıyorum. Bazen gitme anne diyo. İçim eriyo :)
Sabah uyanınca ben biraz daha nasıl yatakta debelenebilirim diye uğraşırken Doruk ayağa fırlıyo ve başlıyo zıplamaya. Koca koca yastıklar atılıyo yataktan. Gözünü açtığında enerji yükleniyo resmen.Bi de erken kalkmaya başladık artık. Hafta içi neyse de haftasonu 7'de kalkmak biraz eziyet oluyo. Geçen cumartesi Erim'i istedi içeride oynamak için. Ayyyy ben yatağa yayıldım iyiden iyiye. Ne güzel bir şeymiş uyanır uyanmaz kalkmamak. Biraz dönenmek. Özenirdim hep Erim'e :)
İş çıkışı da nöbeti devralıp Mualla abladan doğru parka gidiyoruz. Havalar güzel. Benim canım eve girmek istemiyo onunki nasıl istesin :) Bazen 8'i yaptığımız oluyo dışarda. Yaz gibisi varmı :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder