9 Ocak 2012 Pazartesi

Bir iz bırakmadan gidilmiyor sanki ...



*

Yılbaşı olayında nefret ederim. Ben neyi severim o da tartışılır tabi.

Bayram: ı-ıh
Seyran: ı-ıh
Yılbaşı: ıyyyyyy
Düğün: ıh
Dernek: ı-ı
...

Yine bir yılbaşı. Bu sefer durum farklı. Doruk ve ben fena çarpıldık.
Önce Doruğun bitmek bilmeyen yüksek ateşi. Sonra benim üst solunum yolu enfeksiyonum. Havalı oluyor böyle deyince. Yoksa bildiğimiz çiğer yanması, kafanıza sert bir cisimle vurulmuş hissi, ara ara yoklayan ateş, kol kaldıramamama hali ...

Atlattık tabi ama çok eğlendik doğrusu. Cumartesi, yani senenin son günü hastane odasında serum ve antibiyotik yiyen Doruğun kaldığımız 6 saatin 3 saati ağlaması gerçekten çok eğlenceliydi. Üzüldüm, sıkıldım, kızdım ...
Bazı kararlar aldım kendimce. Umarım aldığım kararları uygulayabileceğim bir yıl olur.

Her zamanki gibi önce sağlık, sonra huzur, mutluluk ve para diliyorum.
Sıralama çok önemli.
Vee tabiki aldığım kararları uygulayabilme gücü :-)

*




2 yorum:

  1. geçmiş olsun Nesli'cim... umarım daha iyisinizdir :(

    YanıtlaSil
  2. Çok sağol Başak.
    iyiyiz şimdi. Çocuk hastayken anne de hastalanmayacakmış bunu öğrendim :-) Kendimize çok iyi bakalım ki onlara bakacak gücümüz olsun.

    YanıtlaSil