Amma velakin hiç düşündüğüm gibi geçmedi. Her gün dolu doluydu.
Çocukları Kilyos'a bile götüremedik çok istememe rağmen.
Pazartesi havuza gittik üçümüz. Ertesi gün Aslıhan ve çocuklar da katıldı bize. O gün kenardan ayakta atlamaktan çekinen Doruk kendini aşıp kulvarların olduğu yüksek yerden defalarca atladı :-)
Bizim "hadi evladım bak atla burdan. Bi şey olmaz, korkma yavrucuğum atla hadi" gibi saçma iteklemelirimiz hiç bir işe yaramazken akranını görerek havaya girmesi yetti :-)
Bu arada şunu da yazmadan edemeyeceğim;
Havuzda Aslıhan iki kızını hazırladı, kollukların taktı, güneş kremlerini sürdü, kendi havuza girdi, çıktı, şezlonga uzandı. Biz hala Doruğun kolluklarını şişiriyorduk. Nasıl :-)
Ertesi gün Tekirdağ'a gittik. Bu sefer kalmalı olacaktı. Seyhan amcanın minibüsüne doluştuk.
Tekirdağ'a gelince çekirgeler gibi kayısılara, bademlere, sebzelere saldırdık. Kendimizden geçtik :-)
Aslıhan şişme havuz almıştı. Ounu doldurduk. Çocuklar çimdiler resmen :-) Ertesi gün öğle yemeğinden sonra sürpriz bir şekilde Polonezköy'e gitme durumu çıktı. 1 gece de orda kaldık. Havuza doydu çocuklar. Trambolinde zıplarken fındık attık prens ve prenseslere :-) Geri kalan 2 günü de havuzda geçirince tatili bitiriverdik :-)
Bir insan evladı bir oturuşta kaç adet badem yiyebilir?
Bahsettiğim insan evladı benim bu arada.
Toplanan mısırlar anında haşlanıp lüpletildi :-)
Kayısılar muhteşemdi.
Hatta pazartesi Aslıhan 3 çocukla tekrar havuza gitti. Gözüm tabiki hiç arkada kalmadı.
2 çocukla 2 dakikada hazırlanabilen biri nasıl olsa 3 çocukla 3 dakikada hazırlanırdı :-)
Yaaaaa ne guzeldi gercekten kardes
YanıtlaSilResimlere bakinca cocuklarimiz ne cok sey yapmis koy cocugu olmus
Doruk havuz resimlerinden birinde ucuyo kiz resmen :0)
Gene yapariz gene yapariz
ucan doruk benim de dikkatimi çekti:)
YanıtlaSilsüper bi tatil olmuş. Darısı şeker bayramının başına:)
ben çalışıyorum :(
YanıtlaSil