6 Ekim 2010 Çarşamba

Nasıl yaaaaaa?

Geçen gün işten çıkıp Doruğu aldım. Dooğru parka gittik. Sallandı. Sonra pek fazla insanın olmamasından istifade beraber kaydık. Çok eğlendi(k). Ordan eve geldik. Sırtıma bindi ve evde atçılık oynadık. Yetmedi, bizim yatağa çıktık. Yastıkları üst üste koyup devrilip "dalga geliyoor, gemi devriliyoorrr" oyununu oynadık. Arada yemek ye(me)dik. Kaldığımız yerden devam, salondaki koltuk minderlerinden merdiven yaptık. İndi, çıktı. İndi, çıktı. Veeee sonunda yerde legolarıyla oynamaya ikna edip (zor olsa da) ben kendimi koltuğa attım. Erim böyle durumlarda "arpası fazla kaçtı bunun kesin" der. Ayyynen öyle. Bu ne enerjidir ben anlamadım. Ki gündüz az uyumasına rağmen. Atçılık oyununa şimdilik devam. Yeni bir şey olunca bayılıyo ve bayıltana kadar yaptırıyo. Bir ara fırsat bulursa şaklaban halimizi resimleyeceğim. Du bakalım.


Hafta sonları bize naza devam. Herkes birbirinden bunaliyo günün sonunda. İnsana yardım edecek büyüklerinin olmasının önemini buram buram hissediyorsun. Bir mola, bir yarım saat mola diye beynin sinyaller veriyor bas bas. Herkes için. Malesef annemi, ikizler iyice hareketlendiğinden artık pek sık göremiyoruz. Ama hayat devam ediyor işte. Zaman geçiyor, Doruk büyüyor.

İşte bu an, oğlunun uykuya teslim olduğu an evi bir sessizlik ve huzur kaplar :)
İyi uykular kuşum :)

3 yorum:

  1. aynen,hafta sonundan sonra pazartesi işe başladığımda savaştan çıkmış bir halde oluyorum.

    YanıtlaSil
  2. Sizde de aile büyüklerinden pek destek yok sanırım :(

    YanıtlaSil
  3. ahhh güzel kuşum yaaa, keşke yakın olsak :(

    YanıtlaSil